- ettirmek
- В, Д понуд. от etmek
çocuklara kahvaltı ettirmek — дать де́тям поза́втракать; заста́вить дете́й поза́втракать
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
çocuklara kahvaltı ettirmek — дать де́тям поза́втракать; заста́вить дете́й поза́втракать
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
ettirmek — 1) İşi başkasının yapmasını sağlamak Avukat yardımcısına bilgileri not ettirdi. 2) Sebep olmak Bu tutum beni çalışmaktan nefret ettirdi … Çağatay Osmanlı Sözlük
idame etmek (veya ettirmek) — sürdürmek, devam etmesini sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tahakkuk ettirmek — kurum, kuruluş veya kişilerin herhangi bir konuda ödemesi gereken miktarı belirlemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
teberrüz ettirmek — belirtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
devam ettirmek — başlanmış bir işi sürdürmek Gençler, cesaretimizi takviye eden ve devam ettiren sizsiniz Atatürk … Çağatay Osmanlı Sözlük
icap ettirmek — gerektirmek O gecenin akşamı böyle bir yer değiştirmeyi icap ettirecek bir arızaya uğradığımızı da hatırlamıyorum. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
inkişaf ettirmek — geliştirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tebarüz ettirmek — belirtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tasdik ettirmek — onaylatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
imana getirmek — 1) Müslümanlığı kabul ettirmek 2) istenilen biçimde davranmayı zorla kabul ettirmek Müslüman olmadan varmayacağını anlayınca kırkyıllık kart gâvuru imana getirdi. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ITLA' — Tulu ettirmek, zuhur ettirmek, doğdurmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük